Namazın farzları, İslam'ın beş şartından biri olan namaz, aklı başında olan, buluğ çağına girmiş Müslümanlara farz- ayındır. İnsan ahrette ilk olarak namazdan hesaba çekilecektir. Bu nedenden dolayı kişinin namazına dikkat etmesi ve farz olunduğu şekilde kılması önerilir. Namazın 6'sı içinde 6'sı dışında olmak üzere toplam 12 tane farzı bulunmaktadır.
Namazın farzları
Namazın dışında olan farzlar: Namazın şartlarından olan bu farzlar namaza hazırlık olarak da adlandırılır. Kişinin namaza başlamadan önce yapması gerekenlerdir. Bunlar şu şekilde sıralanabilir:
Hadesten taharet: Abdest almak veya gerekiyor ise kişinin gusül abdesti alması gerekir. Burada kişinin manevi kirinin giderilmesi gerekir. Bunun için de namaza başlamadan önce abdest alınması namazın dışından olan ilk farzıdır.
Necasetten teharet: Kişinin vücudunda veya elbisesinde namaz kılmaya engel olacak pislik bulunmaması ve temiz olması lazımdır. Namaz kılacak kişinin herhangi bir yerinde pislik varsa onu namaza niyet etmeden temizlemesi gerekir.
Setr-i avret: Vücudun belli yerlerinin örtünmesi gerekir. Erkeklerin diz kapağı ile göğüs arasının örtmesi ve kadınların ise el ile yüz hariç tamamen örtünmesi anlamına gelir.
İstikbali kıble: Namaza duracak kişin Kabe'ye yönelmesi gerekir. Yani kıbleye doğru durmak anlamına gelir.
Vakit: Hangi namaz kılınacak ise kişinin o namazın vaktin de kılması anlamına gelir.
Niyet: Kılınacak olan namaza niyet etmek demektir. Örneğin sabah namazı farzı kılınıyor ise kişinin sabah namazına niyet alması gerekir.
Namazın içinden olan farzlar: Bunlara namazın rükünleri de denilmektedir. Namazın dışından olan farzları yerine getirdikten sonra kişinin içinden olan farzlara da önem vermesi gerekir. Bunlar şu şekilde sıralanabilir:
İftitah tekbiri: Başlamak anlamına gelen iftitah tekbiri, kişinin namaza başlamadan önce Allah-u ekber demesi anlamına gelir.
Kıyam: Dikilmek, doğrulmak veya ayakta durmak anlamına gelen kıyam, her rekâtta belli bir süre ayakta durmak niteliğindedir.
Kıraat: Okumak anlamına gelen bu sözcük, kişinin namazda bir miktar kuran okuması gerektiğini belirtir. Aynı zamanda namazda kuran okunması en az üç ayet ve bu üç ayete denk bir uzun ayet olarak belirtilmiştir. Kişinin Fatiha ve fatih süresinden sonra en az üç tane ayet okuması gerekir.
Rükû: Eğilmek anlamındadır ve kişinin ellerini dizlerine gelecek şekilde öne doğru eğilmesi durumuna denir.
Sücud: Teslimiyet ve itaat anlamına gelen bu sözcük, tevazu içerisinde yere kapanması veya yüzü yere sürmesi anlamını taşımaktadır. Rükudan sonra kişinin secde etmesidir.
Ka'de-i ahire: Secdeden sonra son oturuştur. Kişinin burada oturup belli bir süre (Teşehhüt miktarı) beklemesi ve bu esna da tahiyyat duasını okuması gerekir.